Son zamanlarda daha çok, dupduru, akıcı Türkçesi ile edebiyat dünyamıza armağan ettiği çeviri eserler okumuştum Tomris Uyar'dan. Aynı okuma lezzetini bu defa öykülerinde , hem de kendimi Ege'nin yosun kokulu imbatına teslim ettiğim mahmur anlarımda tatmak; güzelim dilimizi handiyse gelincik şerbeti yudumlarcasına içmek istedim onun o süssüz anlatımı, yalın sözcükleriyle.

Gelelim "Yaz Suyu"' na.

Yetmişli yıllardan birinin haziran başlarında, kimsesizlik ve sahipsizlik sancısının bukağı vurduğu bezgin yüreği ile çıktığı Bandırma ekspresindeki o yolculukla başlıyor Aydın'ın, renksiz, sevgisiz, rastgele bir evliliğe sürüklenişinin tuhaf öyküsü.

Gencecik adamın basiretsizliği, kaderinin garip mi garip cilvesi!..Hâsılı kendini hiç arzulamadığı bir evlilik içinde bulur Aydın. Ailesini garsonluk yaparak kıt kanaat geçindirmektedir. 

Ve işte yine Haziran başlarıydı, ve yine yaz, taze soluğu ile çıkıp gelivermişti o  yıl ,o sahil  kasabasına. Bahar dallarında, körpe yapraklarda gülümsedi "yaz suyu".Denizin sığlık yerlerinde hârelenen çeri çöpü ,mazot birikintilerini sildi süpürdü.Karşı kıyıyı sarmalayan pus sıyrılmış, ufuk, üzerinde yalazlanan güneşle altın'a kesmişti : Sapsarı ve parlaktı.Balıkçılar kolları sıvadılar; rengârenk ağlarını serip onarmaya koyuldular; anneler çocuklarının kıyıda oynamalarına,denize ayaklarını sokmalarına izin veriyordu artık. Bir neşe bir cıvıltı ki sorma gitsin!..

Aydın sinek pislikleri, içki lekeleri, balık kılçıklarından sıvaşmış yağlarla kirlenmiş örtüyü çekip aldı masanın üzerinden; gidip içeriden temiz yeni bir örtü getirip serdi. Çatal bıçakları, tabakları koydu, küçük bir kırçiçeğini bir bardağın içine yerleştirdi 

"Birbirlerini gerçekten,bir yemek süresince bile olsa gerçekten sevecek bir kadınla bir erkek için hazırladı masayı. Durdu.Bekledi."

Aydın'ın hazin, sevgisiz,rastgele evliliğe savruluşu ve öykünün  bu son hazin cümlesi ile esmer bir acı dağılmıştı tenime ve  Ege'nin imbatına...

Hepsi hayatın tam ortasından kesitler, alabildiğine sahici; hepsi kendimizden an'lar , anılar ve kimbilir belki yaşayacak olduklarımız.. 

Sekiz hikâyeden biri idi Yaz Suyu sevgili yazarımız Tomris Uyar'ın Dizboyu Papatyalar kitabından. 

Yapı Kredi Yayınları , 79 duygu yüklü sayfa.