Köylerin Ruhuma Fısıldadıkları


Benim gözbebeğim sevgili Ege köylerim; lâvanta, incir, kekik kokulu köylerim.Göçmen kuşların peşi sıra kanatlanıp, alıp başımı gittiğim, göğünün mavisini üzerime giydiğim o güzel , o yüzüme yapmacıksız bakan sade, kendi halindeki köylerim.
Ödemiş Ovası' nın hemen yanıbaşında yükselen Bozdağlar'ın serin yamaçlarında, açıklı- koyulu cömert yeşilin bağrına gizlenmiş; asırlık çınar ve ceviz ağaçlarının arasından kadim dostlar gibi içten gülümseyen şirin evleri ile ziyaret edilmeyi fazlası ile hak eden yedi yüz yıllık tarihi köy Birgi idi bu defa durağım. 
İzmir'e 110 km uzaklıktaki Birgi' ye Ödemiş' ten her saat başı hareket eden dolmuşlarla kısacık - yaklaşık yirmi dk.- bir yolculukla ulaşılıyor.Üç bin nüfuslu bu küçük köyün kökleri 
MÖ 2000' li yıllara uzanıyor.Frigler, Persler, Bergama Krallığı,Bizanslılar, Romalılar, Aydınoğulları Beyliği ve sonrasında Osmanlı Egemenliğinden günümüze kadar toprağında yeşerttiği her medeniyet kendisinden değerli izler bırakmış Birgi' ye.
Bizans döneminde Pyrgion adı ile anılmış. Aydınoğlu Mehmet Bey tarafından 1308' 'de kurulan Aydınoğulları Beyliği ' ne başkentlik yapmış ,yüz yıldan uzun bir süre ile Sakız'a , Mora' ya kadar yayılan bölgeye hakim olan beylik döneminde altın çağını yaşamış şehir.
 
Ünlü gezgin İbn-i Batuta 1332'de Anadolu'yu gezmektedir ve o yıl yaz mevsiminde yolu 
Birgi' ye düşer.Aydınoğlu Mehmet Bey ile Bozdağ Yaylası 'ından kente dönüşlerini şöyle nakleder Batuta: "Şehre varınca müderris efendi ile birlikte biz de Devletlû' nun peşi sıra saraya ilerledik, onlarca hizmetli karşıladı bizleri.Uzun ve geniş merdivenin sonunda , ortasında büyük bir havuz bulunan muhteşem bir salona girdik, havuzun kenarlarında ağızlarından su akan tunç aslan heykelleri vardı, salonu çevreleyen sedirler ise işli, parlak nadide kumaşlarla döşenmişti."
Bu gün Birgi geçmişte yaşadığı görkemli günlerinden uzakta elbette , ancak o debdebeli zamanlarının izlerini hissedebilmek mümkün 700 yıllık, bu gün görmüş-geçirmiş , vakur köyün ihtiyar yüzünde . Köy şimdilerde görenleri kendisine hayran bırakacak güzellikteki evleri, asırlık ağaçlarının huzur dolu dinginliği ile ziyaretçilerini sımsıkı kucaklıyor.
1920'de Yunanlılar tarafından işgal edilmiş,1922'de işgalciler geri çekilirken köyü ateşe vermişler,bu hazin yangında pek çok tarihi eser yitip gitmiş.Koruma altına alınan ve sit alan olan Birgi' de Çakırağa ve Sandıkoğlu konakları,beylikler döneminin ilk camilerinden olan 1322 tarihli Ulu Cami, 1310 tarihli Hatuniye Türbesi gezilecek yerlerden bazıları.
 
Ege' de geçirdiğim günlerimde ülkemizin en büyük semt pazarı olan Tire pazarını, Ali Nesin'in kurmuş olduğu Matematik Köyü'nü, Şirince'yi, kızımın bir yaz etkinliğinde öğretmen olarak görev aldığı Tiyatro Medresesi 'ni de gezdim ancak buralarda amansız sıcağa rağmen hiç üşenmeden çektiğim fotoğrafları düzenlerken bir talihsizlik eseri ne yazık ki silmişim .Tarihin koynunda tarih olmuş güzelim Birgi'nin fotoğrafları en büyük tesellim oldu.