Mavi eriğin tadı, yılın bu zamanlarının solgun gün ışığı, hiç gitmediğim yerlere duyduğum özlem, kuşları seslerinden ayırt edebilmeyi öğrenmek, karın bütün renkleri silerek durmadan yağışı, aramakta olduğum bir kitabı buluşum, sıcak toprakta aniden buharlaşan yağmur, uzun süredir görmediğim bir dostla rastlaşmam, hoş telaşlar; yaşamlarımızı anlamlandıran, günlerimizi, saatlerimizi ören küçücük şeyler beklenmedik mutluluk anlarıdır. Hayatın ta kendisidir aslında. Tıpkı ezbere çizilmiş, yalın bir çocuk resmi gibi.