Kaç kez açar güller
Kybele'nin bereketli anaç göğsünde
Renginden fışkıran ilâhi sevinciyle
Sonra kaç kez solar da hüznünden
Bir güz günü budanır
Bir yaprak düğümünün altındaki en güçsüz yerinden
Kıpkırmızı kanaya kanaya
Ve kaç kez sürgün verir de her budanışının ardından
Hiç usanmadan
Masmavi göğü giyer üzerine yeniden