Mum Kokulu Aşklar
Eski Bir Yazıya Yeni bir Bakış
Eylül'ün on sekizi imiş; kimbilir nelerdi beni Mum Kokulu Aşklar' ı hâyâl etmeye sürükleyen; bir ırmak gibi kıvrıla kıvrıla akmışım Mum Kokulu Aşklar' ın masalsı hayâli ile . Sabahın huzurlu erken saatlerini içime çekiyorum, gözlerim yazdığım satırlarda, kulağımda Damdaki Kemancı filminin Sun Rise Sun Set i... bir çocuk uysallığı ile koltuğuma kıvrılmış otururken düşünüyorum :
Güneş kaç kez yükseldi penceremin köşesinden muzip gülüşü ile ,kaç kez yattı ufkun koynuna yorgun argın ,kaç kez küstü de yüzünü gizledi köşesiz, hatsız bulut yığınlarına ,ben ne zaman en çok sevindim, en çok neye ağladım, neler yazdım o günden bu sabaha uyanana dek ??
İçimde Mum Kokulu Aşklar ların içli , tuhaf ezgisi yankılanıyor hâlâ yine bir başka on sekiz Eylül sabahında...
Mum Kokulu Aşklar
Rüzgâr sağanakları altında zor denizlerde olgunlaştık; gitgit küçülüyor zamanın elleri; oturup ,sıradağlarımıza yaslanıyoruz; ardında zambak izleri bırakarak akıyor, uzak denizlere dökülmeye hazırlanıyor hayatlarımız.
Şimdi büyümüş olgun çocuklar gibi hayatın durmayıp akıp gittiğini, geride bir şey bırakmadığını ve hiç geri gelmeyeceğini bilerek telâşsız ve dingin bir aşkla sevmeyi öğreniyoruz.
Karların henüz üstünü bir yorgan gibi örtmediği son kır çiçeğini saçımıza özenle iliştirir gibi; soluk soluğa yüksek tepelere tırmanışın yorgunluğunun ardından güleç yüzlü geniş düzlüklerde tatlı bir soluklanma gibi yaşanan mum kokulu olgun aşklar...
Dolunayın körfezde yıldızlarla birlikte son yıkanışını seyreder gibi; daldaki düşmeye hazır son meyveyi incitmeden usulca koparır gibi; kucağımıza , güzün son güneşini toplarken sahilde yalınayak yürümek; yıllanmış bir şarabın son yudumunu geciktirmek ister gibi yaşanan aşklar...
Ağır ve için için yanan mumun yalımı güçsüz görünse de telâşsız sevginin sevecen aydınlığında yaşanan bir ömre bedel mum kokulu aşklar...
Gençliğin gözleri kör eden bencilliğinden sıyrılmış; saçma kıskançlıkların, tutkuların zincirinden kurtulmuş " Sonbahar Ruhları'nın" incitmeten , kaygısızca, özgürce, bilgece ve huzurla yaşadığı naif , mum kokulu olgun aşklar...