Güncemin Çatak ve Horma sayfası


Kanyonlar geçiyorum,vadiler aşıyorum...
Sokaklar geçiyorum sızım hüznüm benim
Caddeler aşıyorum göz yaşlarım en sessizliğim
Asılsız çarelerle yürüyorum işte böyle
Zamanı geriye çeviririm diye
...
Doğan Canku'nun bu sözlerle başlayan şarkısını ne vakit dinlesem içim hızlı düşen yağmur damlalarının yumuşak toprağa bıraktığı nahif oyuklar gibi inceden berelenir.
Günlerdir yollardayım.Gönlüm dellendi, kaçtım şehirden yine.Kanyonlar geçiyorum, vadiler aşıyorum; şehrin, kırılgan ruhumdan çalıp kaçırdıklarına "ağlıyorum göz yaşlarım en sessiz."
Birkaç gün önce Valla Kanyonu heybeti ile büyülemişti beni bu gün ise Çatak, ardından Horma Kanyonu'nun misafiriyim.Her iki kanyon da Küre Dağları Milli Parkı içinde bulunuyor..
Kastamonu'nun Azdavay ilçesine 7 km uzaklıktaki Çatak Kanyonu'na 6 km'si araçla, 1 km'si orman içi 
yürüyüşü ile ulaşılabiliyor.Derinliği yer yer 900 metreyi bulan kanyonun uzunluğu 6 km.Çatak, bütün kanyonlar gibi bölge akarsularının dağları parçalaması ile oluşmuş, dünyanın en büyük dördüncü kanyonu olma özelliğine sahip ve nefes kesen görkemli sarp kayalıklarında, ormanlık alanlarında yırtıcı kuş türleri ile yabani hayvanlara kucağını açmış.
2017 yılında ziyaretçilerin hizmetine giren, sipsivri kayalar üzerine inşa edilmiş cam seyir alanı en sakin, en soğukkanlı insanı bile deli heyecanlara sürükleyebilir.Adımlarımı boşlukta asılı beşyüz metre yükseklikteki cam zemin üzerinde ürkerek atarken ve aşağıdaki, keskin dişleri ile avını parçalamaya hazır vahşi bir ağzı andıran kayaları seyrederken ,bedenimde tuhaf bir ürperti saç uçlarımdan ayak uçlarıma kadar dolanıyor, avuçlarımda yağmur ıslağı...