Çok Yorgunum


Martılar da yorgun, ekin kargaları, sincaplar yorgun. 
Renginde delirmiş zakkumlar, mavisine küsmüş kese çiçekleri, cılız saplarının ucundaki gür beyazlı papatyalar da çok yorgun. 
Yörük çiçekler, o mağrur dağlar, zeytinlikler, camgözlü denizler yorgun.
Keçiler, kadim topraklar, köpekler, evler, her şey ve dostlar; CAN CAN CAN dostlar çok ama çok yorgunlar.
Ben de çok yorgunum.
Canımın her bir köşesi kıyasıya yanıyor ve yanıklarım öyle yorgun ki!